2025 yılında yayımlanan Swiss Re Sigma Raporu, dünyamızın karşı karşıya olduğu doğal afet risklerini, bu risklerin ekonomik etkilerini ve sigortanın giderek kritikleşen rolünü net bir şekilde gözler önüne seriyor. Gerek küresel ölçekte gerekse Türkiye özelinde bu tablo, artık yalnızca bir “uyarı” değil; doğrudan eylem çağrısıdır.
Felaketlerin Ekonomik Gölgesi Büyüyor
Rapora göre, 2024 yılında yaşanan doğal afetlerin küresel ekonomik zararı 318 milyar dolar. Bunun yalnızca 137 milyar doları sigorta kapsamında karşılandı. Yani kayıpların %57’si sigortasız kaldı. Bu durum, hem bireysel hem toplumsal ölçekte sigortaya bakış açısının halen yetersiz olduğunu kanıtlıyor. Swiss Re’nin 5–7 % yıllık artış trendi sürerse, bu tutarın 2025’te 145 milyar USD’ye ulaşması bekleniyor
Bir başka ifadeyle: Her 100 dolarlık afette, 57 dolarlık zarar cebimizden çıkıyor. Bu sadece finansal bir yük değil; gelecek nesillerin refahından çalınan bir bedel.
2023 Kahramanmaraş depremleri, Türkiye’nin hafızasında derin izler bıraktı. Yaklaşık 58 bin can kaybı, milyarlarca dolarlık ekonomik yıkım ve sigortasız geçen hayatlar… Sigortalı kayıplar yalnızca 6,2 milyar USD seviyesindeydi. Bu durum, toplam zararın çok küçük bir kısmıydı.
Bu veri, Türkiye’de sigorta bilincinin ne denli zayıf olduğunu acı biçimde ortaya koyuyor.
Neden Sigortaya Yeterince Önem Verilmiyor?
• “Bana bir şey olmaz” yanılgısı
• Kısa vadeli düşünme alışkanlığı
• Zorunlu olmayan poliçelerin gereksiz görülmesi
• Ekonomik gerekçelerle tasarruf kalemi olarak görülmesi
Bu bakış açısı, felaket sonrası büyük yıkımlarla geri dönüyor. Ve çoğu zaman telafisi mümkün olmuyor.
Geleceğe Dair 5 Somut Adım
- Zorunlu sigorta kapsamlarının genişletilmesi
- Sigorta bilincinin eğitim ve medya yoluyla artırılması
- DASK gibi devlet destekli sistemlerin geliştirilmesi
- Reasüransın kamu politikalarına entegre edilmesi
- İklim uyumlu şehir planlaması ve yapı güvenliği
Swiss Re’nin raporu bize çok net bir mesaj veriyor: Doğal afetler artacak. Hasarlar büyüyecek. Ekonomiler daha kırılgan hale gelecek. Bu ortamda sigorta, sadece mali bir araç değil; toplumsal direnç sistemimizin temel taşıdır.
Bugün birey, kurum veya ülke olarak sigortayı ne kadar önemsediğimiz, yarın afetle karşılaştığımızda ne kadar ayakta kalabileceğimizi belirleyecek. Sigorta, geleceği koruma altına almaktır. Ve bu gelecek, hazırlıklı olanların olacak.
Sevgiyle kalın.