Daha önce doğru olduğuna inandığınız bir davranış ile başkasının sizi zorladığı bir durum arasında kararsız ve sıkışmış hissettiniz mi? Sırf olay çıkmasın diye evet dediğiniz oldu mu? Cevabınız evet ise, yalnız değilsiniz ve bu yazı ile gerekli yerlerde hayır diyerek özcülük bakış açısına yönelebilirsiniz.
Hayır kelimesini sık kullanmamanızın birçok nedeni olabilir: İyi fırsatları kaçırma korkusu, birilerini kırma ya da hayal kırıklığına uğratma endişesi gibi. İnsanlar, sosyal ilişkilerle gelişen bir türdür ve ilişkileri zedeleme kaygısı oldukça yaygındır. Ancak kararlı ve mantıklı bir şekilde hayır demek, sınırları olan bir insan olarak size saygı ve hayranlık kazandırır.
Anti-özcü düşünen insanlar sınırları hayatınızı zorlaştıran ve sıkıcı hale getiren bir engel olarak görebilirler. Oysa özcü insanlar, sınır koymanın sonunda sizi daha özgür ve mutlu yapacağını bilirler. Bu nedenle, gelen isteği ve vermeniz gereken kararı, karşınızdaki kişiyle olan ilişkinizden ayırmak hayır demenizi kolaylaştırır. Bir seçeneği kabul etmemeniz sadece hayır diyerek olmaz. Reddetme sebebinizi nazik ancak mantıklı bir şekilde açıklayıp, bunun ilişkinizde kısa vadeli bir etkisi olabileceğini kabul etmek, özcü insanların temel davranışıdır. Ayrıca kesin ve kararlı bir hayır demek, belirsiz ve oyalayıcı bir cevaptan her zaman daha iyidir.
Cevabınızı karşı tarafı güldürecek bir şekilde vermek, “Ben yapamam ama X kişisi yapabilir” gibi yardımcı alternatifler sunmak ve “Bunu yapamam ama başka bir işi kabul edebilirim” gibi olumlu reddetme yöntemleri, bu yolda size yardımcı olabilir.
Cevabınızdan önce durun ve kendinize düşünmeye zaman ayırarak özcülüğün en temel hareketini benimseyin.
Herkese güzel bir gün dilerim.
