Kusursuz Fırtına
Çok hareketli bir haftayı geride bıraktık. Bu hafta gündeme dair köşemde neler var bir göz atalım.
- Çok mu azınlık kaldık?
- Instagram neden kapatıldı?
- Ekonomi nereye gidiyor?
- Helal olsun Ekrem Başkan
Evet çok azınlık kaldık biz. Canım ülkemin her köşesinde yabancılaştık. Bu yabancılaşmayı, yok ülkede şu kadar Suriyeli var, yok Afgan var, yok şöyle böyle demeyeceğim. Aslında söylemek istediğim şu, farkında mısınız? Akşam yatıyoruz bir şey, sabah kalkıyoruz başka şey. Bu kadar gündem değişikliği normal değil.
Biz dedik öyle olacak. Müzakere ruhu, anayasal hak hukuk, öz eleştiri, empati, anlayış, merhamet ve vicdani duygular, hiçbir şey kalmadı ülkemde.
Biz bize yabancılaştık. Filistin halkının tabi ki yanında olalım, olmalıyız da, lakin kendi halkımıza ne zaman kulak verilecek.
Şimdi gece yattık Filistin dedik, hop sabah bir baktık instagram yok. Ya tamam olmasında neden ya neden?
Bir gece yarısı kapatılıyor ama net açıklama yok. Saatler ilerliyor, deniyor ki katalog suçlara ilişkin düzenlemeye uymuyormuş. Nedir onlar, çocuklara karşı cinsel istismar, Atatürk’e hakaret, soykırım suçlar, vs vs
Ya şimdi anlamadığım bir şey var. Evet bunlar suç zaten hatta içlerinde kırmızı çizgilerimiz var. Atatürk bizim kırmızı çizgimiz buna laf ettirmeyiz bu ayrıda peki sormak istiyorum diğer suçları önleyecek, bunlara önlem alacak kurum devlet değil mi?
İnstagramdan önce devlet olarak biz bu suçların işlenmemesi adına gerekli önlemleri alıyor muyuz? Memlekette herkesin elinde silah var, çocuklara karşı istismar diyoruz cezaları yeterli düzeyde mi? Kadına şiddet aynı kanayan yaramız. Hırsızlık, gasp her şey yapılıyor lakin karşılığında cezalar yeterli değil.
Herkes kendi adaletini arıyor ki en tehlikelisi bu.
İnstagram bu katalog suçlarla ilgili düzenleme yapılmadı diye, ilave olarak Hamas Lideri için yayınlanan taziye mesajlarının engellendiği gerekçesi ile kapatıldı ve açmayı da düşünmüyoruz gibi bir açıklama var. Anlamakta güçlük çekiyorum, keşke buraya uyguladığımız ambargoyu, aylardır İsrail’in tüm dünyanın gözü önünde yaşattığı katliama en azından bir tepki olarak topyekün İsrail mallarının ülkeye girişi yasaklayarakta verebilseydik.
Amacım siyaset değil bu noktada, vurgulamak istediğim şu. Bir tarafta kendi uygulayamadığımız bir nokta varken, diğer yanda elin adamının uygulamadığı bir husus nedeniyle cezalandırıyoruz. Ülkeye İsrail mallarının alınması yada alınmaması devletin bir kararıdır ve saygım sonsuzdur, diplomatik ve siyasi süreçler bu kadar keskinlik kabul etmeyebilir, lakin elin adamını ( instagram) bu hassasiyette olmadığı için nasıl cezalandırırız aklım almıyor.
Gelelim ekonomik süreçlere, yıl sonuna yaklaştığımız her an daha da yoksullaştığımız, alım gücünün düşmeye devam ettiği günler devam ediyor. Bütün uzmanların ve aldığımız iktisat derslerinde anlatıldığı üzere faizin tek başına enflasyonu belirleyici bir etmen olmadığını yalvarırcasına söyledik, her kesim söyledi. Asgari ücret tespiti ve hissedilen enflasyon nedeniyle ezildikçe ezildik. Bugünlerde ise faizin yavaş yavaş tekrar indirilmesi konuşuluyor. Uzmanlar ise yükselen faizin tekrardan hızlıca düşürülmemesi gerektiği konusunda görüş bildiriyorlar.
Konkordato ( kabaca borçlu ticari firmanın alacaklarını karşılık göstermek üzere geçici bir süre borçlarını ödeyememe durumu) ilan eden firma sayısında son ay verilerine göre ciddi artış söz konusu.
Yılın ilk çeyreğine göre aylık bazda yüzde yüz oranında artan aylık konkordato ilan eden firma sayısındaki bu artış ise endişe verici durumda.
Pazartesi günü açıklanacak Temmuz ayı enflasyonun ise beklentilerin bir miktar üzerinde çıkması bekleniyor. Haziran sonunda %71 ile kapattığımız yıllık enflasyonun bu veriler ışığında Temmuz sonu yıllık bazda %62 olacağı tahminlerde yer alıyor. Yıl sonu enflasyon hedeflemesi hükümet kanadında %38 olarak devam ederken, Reuters’e göre %42 seviyesinde kalacağı öngörülmektedir.
Son olarak bir teşekkür ile bu haftaki yazımı bitirmek istiyorum. Yine bu bölümdeki aktarımımı siyasetten uzak tarafsız bir ülke vatandaşı olarak yazıyorum. Hafta ortasında İsrail Dışişleri Bakanı Katz bir paylaşımda bulundu. T.C Cumhurbaşkanına terörist yakıştırması yaparak Saddam Hüseyin’e benzeten çocuk katili olan bir ülkenin temsilcisine on numara kapak cevap veren Sayın Başkanım Ekrem İmamoğlu size kocaman bir teşekkür etmek istiyorum.
Bebek katili olan sözüm ona temsilci ne dedi?
Kendi sosyal medya hesabından Sayın Ekrem İmamoğlu’nu etiketleyerek her şey güzel olacak diyen Katz için Sayın İmamoğlu şöyle cevap verdi.
“Demokrasiyi ve hukuku, elinde on binlerce çocuğun kanı olan birilerinden öğrenecek değiliz. Evet, her şey çok güzel olacak. Filistin özgür olduğu zaman.”
Yani bu ayarı ve bu kapağı inanın avuçlarım acıyıncaya kadar alkışlamak istiyorum.
Biz kendi kendimize kaldığımızda birbirimizi eleştiririz, kızalım, yorumlayalım. Lakin bu duruş büyük bir duruş. Gerçekten helal olsun başkan.
Haftalardır gündemimizde olan başıboş köpeklerle ilgili çıkan yasa. Lütfen lütfen, yasayı geri çekin. Bakın yurdun dört bir yanından haberler gelmeye başladı. Bunun önüne geçemeyeceğiz. Bu böyle olmaz. Halk olarak yalvarıyoruz, lütfen yasayı geri çekin. Masaya oturup istişare ile bu işe başka çözüm bulacağımızdan eminiz.
Lütfen
Güzel bir hafta dilerim herkese.