Yeşertmek İçin Su Lazım
Klasik Pazarlarımdan ve gündeme dair köşem ile bu haftada sizler için karalamalar yaptım.
Hadi gelin geçtiğimiz haftanın konu başlıklarına ve gündemine şöyle 3 dakikada göz gezdirelim.
Bu haftaki yazımda neler var?
- Sizinle Gurur Duyduk Kızlar, Canınız Sağ olsun.
- Dünya Bankası’ndan 2,5 Milyar Dolar Borç Alıyoruz.
- Kayıt Dışı Ekonomi İçin Herkes Sahaya
- Aaaa, İnstagram açılmış.
Sizinle Gurur Duyduk Kızlar
2024 Paris Olimpiyat Oyunlarında Mücadele eden A Milli Kadın Voleybol Takımımız oyunlarda Yarı Finalde İtalya’ya 3-0 Mağlup olarak final şansını kaybetmişti. Dün Brezilya ile oynadığımız Bronz madalya maçında ise maçı 3-1 kaybederek turnuvayı 4. Sırada tamamladık.
Öncelikle bunca sakatlığa, şanssızlığa rağmen ortaya koyduğunuz mücadele, inat ve hırs için ayrıca elde ettiğiniz Olimpiyat Dördüncülüğü için hepinizi tebrik ediyoruz. Yine tüm ülkeyi büyük bir sevince boğdunuz ve gururlandırdınız. Gündemden düşünce sizler üzerinden prim yaparak tekrar gündem olmaya çalışanlara burada parantez açıp kale dahi almak istemiyorum. Kötü zihniyet ve kötülük hep olmuştur ve olacaktır. Onlara tek lafım çünkü sayıları da az değil bu arada, YAZIKLAR OLSUN SİZE.
Dünya Bankası’ndan 2,5 Milyar Dolar Borç Alıyoruz
Geçtiğimiz hafta Maliye Bakanımızın yaptığı bir açıklama vardı. Bence önemli bu açıklama. Lakin konuyu önemli hale getiren Dünya Bankası’ndan aldığımız borç değil. Bu paranın nereye kullanılacağı.
Yapılan açıklamaya göre, Dünya Bankası’ndan alınacak 2,5 Milyar Dolar ile;
- taşkın ve kuraklıkla ilgili tedbirlerin alınması,
- kamu binalarının enerji verimliliğinin artırılmasına yönelik yatırımların yapılması,
- deprem bölgesinde küçük sanayi sitelerinin yeniden inşa edilmesi
- finansman imkanlarının artırılarak kadınların ve gençlerin ekonominin yeşil sektörlerinin yarattığı işlere erişimleri,
İçin kullanılacağı açıklandı. Geçmişte alınan bedellerin nerelere kullanılmadığını ve hazırlanan onca projenin hüsranla sonuçlandığını düşünürsek 4 maddede harika projeler bunlar. Madem bu şekilde bir proje ve düşünce oluştu lütfen rica ediyoruz kaynakların doğru ellere ve kişilere ulaşmasını ve bedellerin bu projelere harcanarak ülke yararına işler yapılmasını sağlayınız.
Kayıt Dışı Ekonomi İçin Herkes Sahaya
Yıllardır kanayan yaradır ülkem için kayıt dışı ekonomi. Kendimce dilim döndüğünce de hep şunu söylerim. Vergilendirme sistemi çok yönlü düşünülüp her kesimin ödeyebileceği makul seviyelere çekildiğinde kayıt dışı anlamında da dev bir adım atılmış olur.
Bir bardak çayı 50 liradan satıp beyannamesinde zarar eden işletmede bu ülkede, dev zincir mağazaları olup yine yılsonu zarar gösteren işletmede canım ülkemde. Sebepleri ve araştırması bizim işimiz değil elbet, bunu düşünen yalnızca ben değilim demek ki farkındalık oluşmuş. Yine Maliye Bakanımız üst düzey yetkililerde olmak üzere herkesi sahaya davet etti.
Evet görevi ve sorumluluğu bu halkın çıkarlarını korumak, ülke menfaatine işler yapmak olan, müfettişlerin tamamı sahaya dedi sayın bakan. Bende görüyor ve artırıyorum.
Hani bir şarkı var ya, ‘’ Geçen yıllara yazık, yazık etmişsin gönül sen’’ Geçti gitti senelerimiz yıllarımız.
Zaten bu böyle olmalı. Pandemi döneminden beri herkes bağırıyor, bu fırsatçılıkla, bu kayıt dışı ekonomi ile, fahiş fiyat süreçleri ile yerinde denetimler ve ciddi caydırıcı cezalar ile başa çıkılabilir diye. Bu ülkede bordrolu çalışanlar olmasa devlet kimden nasıl vergiyi toplayacak merak ediyorum.
Dediğim gibi bu bizim işimiz değil. Lakin artık bıçak kemiğe dayandı, adalet her yerde olunca adalet. Eşitlik ve adalet aynı şey değil. Ülkemde herkesin kazancına göre vergilendirme sistemi oluşturulursa adalet yerini bulacaktır diye düşünenlerdenim. Yani çok kazanandan çok, az kazanandan az vergi.
Umarım bu isabetli karar, doğru uygulamalar, yerinde tespitler ve caydırıcı cezalarla meyvesini verir.
Aaaa, İnstagram açılmış
Ama ne gündemdi değil mi? 2 Ağustos’ta hiçbir açıklama yapılmadan kapatılan sosyal medya hesabı instagram, 9 Gün sonra açıldı. Kapatıldıktan sonra yoğun eleştiriler üzerine yapılan açıklamada, katalog suçlar kapsamına giren ve ülkemiz için hassasiyet oluşturan konularda instagram tarafından hassasiyet bekliyoruz dendi.
Soracak çok soru var evet lakin bir iki tanesini iletmek istiyorum.
- Bu katalog suçlar konusunda şimdiye kadar hassasiyet yokken neredeydik?
- Bu konuda daha önce instagram tarafı ile bir görüşme yapıldı mı? Hassasiyetimiz iletildi mi?
- Uyarı yapılsa ve dönüp dense, şu tarihe kadar instagram süreçlerinde değişikliğe gitmezse ilgili sosyal medya hesabını kapatacağız şeklindeki açıklama ile 85 milyon zaten arkanızda durmaz mıydı?
Yani denilecek çok şey var aslında. En önemlisi de biz devlet olarak şuan o platformdan ekmeğini kazanan milyonlarca insanımızı inanılmaz derece mağdur ettik. Tek işi bu platformdan günlük geçimini sağlamak olan kişiyi de, firma sahiplerini de düşünmek gerekmez miydi?
Devlet hepimizin devleti, hassasiyetlere sahip çıkalım, çıkarız da. Biz gerektiği zaman nasıl bir duruş sergileneceğini bilen bir milletiz. Lakin devlet güçlü ise halkı ile milleti ile güçlüdür. Halk olarak yok sayılmak, görmezden gelinmek hiç güzel değil.
Güzel bir Pazar, muhteşem bir hafta başlangıcı dilerim.