Cam Tavan Sendromu

Cam Tavan Sendromunu hiç duydunuz mu? Cam Tavan Sendromu İsmi geçmişte Doktor David J. Schwartz tarafından yapılan ve 1969 yılnda Wall Street Journal’da yayımlanan bir deneyden gelir.

Deneyde Cam bir fanus içine konan pirelerin durduğu metal zemin ıslatılır. Pireler ıslaklıktan kaçmak için sürekli zıplarlar, zıpladıkça kafaları cam fanusa çarpar. Biraz zaman geçtikten sonra cam fanus kaldırılır. İlginç olan bundan sonra başlar ve pireler cam fanus olmamasına ve sınırlarını belirleyen alanın çok daha fazlasına çıkabilecekken denemezler bile. Yani fiziksel olarak karşılaştıkları sınırlar ortadan kalksa bile hala onlar varmış gibi davrandıkları gözlenir.

Peki bu deney tanıdık geldi mi? Kendi hayatımızdan kesitler bulduk mu?

Yeni bir işe başladığımızda, veya bir karar alacağımızda önceki kötü tecrübelerimiz ve yaşadığımız olumsuzluklar aklımıza gelip vazgeçtiğimiz durumlar geldi mi aklımıza.

Ya yapamazsam, ya rezil olursam. Bu duygu ve düşünce ile, el alem ne der sonra sorusu kulaklarımızda çınladı mı?

Oysa bu hayat bizim, günahıyla, sevabıyla, iyisiyle, kötüsüyle bizim. Koşullarımızı sınırlamak, daha iyisini yapabilecekken yerinde saymak veya bir kere olumsuz oldu diye tekrar denememek kendimize verdiğimiz en büyük zarar değil mi?

Yapılan büyük icatları ve büyük mucitleri bir düşünelim. Yüzlerce kez denenerek ve yüzlerce kez başarısız olarak insanlık tarihine damga vurduklarını aklımızdan çıkarmayalım.

Unutmayalım bu hayattaki tek sınır kendi çizdiğimiz sınırlardır.

Güzel bir gün dilerim.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir