Benim için bir Pazar Klasiği ve Gündeme Dair Köşesi ile neler çıktı kalemimden hep birlikte bakalım.
Gündemde neler vardı geçtiğimiz hafta şöyle bir göz atalım.
👉Yeni yıl başladı ama…
👉Kredi Derecelendirme Kuruluşlarının Türkiye Takvimi Belli Oldu.
👉Merkez Bankasından “harcama yapmayın, fotosentez yapın”uyarısı
Haydi başlayalım.
Yeni yıla çok hızlı bir giriş yaptık. Yaptık yapmasına da değişen bir şey var mı?
Asgari ücret meselesi tam bir ay sürdü. Tartışmalar, dedikodular derken rakam belli oldu. Tabi hemen ardından zam haberleri ile dar gelirli yine hüsrana uğradı.
Başta devlet tarafından yeniden değerleme oranına yapılan %44 lük zammın altında kalan ve canı çıkan dar gelirli, yapılan %30 asgari ücret artışı ile neye nasıl yetişeceğini şimdiden şaşırmış durumda.
Oysa Perşembenin gelişi belliydi Çarşambadan. Çok zor olacağı bilinen 2025 yılı şimdiden çok çok zor olmaya namzet halde.
Birde bu hafta enterasan bir gelişme daha yaşandı. Arttığı iddia edilen asgari ücret ve 2024 yılından enkaz halde çıkan başta dar gelirli vatandaş, baktı gelir yetmiyor tabi kredi kartlarına yükleniyor. Bu durum da Merkez Bankasını rahatsız etmiş olacak ki, kredi kartı kullanımlarını sınırlandıracak bir hamle geliyormuş.
Oldu olacak, soframızda ne yediğimize, ne içtiğimize, kiminle gezdiğimizi de müdahale edin olsun bitsin.
Akıl tutulması yaşamamak elde değil. İnsanlar kuş kadar yapılan zam karşısında ezildikçe yetiremediği masrafları için cidden zevkine de değil üstelik, kredi kartından harcıyordur.
Kaldı ki bu kartlarla sizce ne alınıyor? İnsanlar sofrasına koyacağı mutlak alışverişini, çocuğunun kıyafetini, faturalarını ödemesin mi?
Bir ülke düşünün ki, ev kirası baz seviyede belirlenmiş asgari ücretin çok çok üzerinde. Ne yapsın insanlar mesela çalsın mı?
Ortaya koyduğunuz ekonomi modeli ile belki de 10 yıl geriye giden ülke ekonomisinin cezasını hem halk ödesin, hemde kredi kartı harcaması artarsa enflasyon yükselir bakın.
Lütfen yeter ya, cidden yeter. Önce enflasyonun mevcudiyetini kabul edip yeni kağıt banknot mu bassanız mesela.
Enflasyonu dizginleyecek önlem alacağım derken yetmeyen gelirler karşısında insanların gıda alışverişine, çocuğuna alacağı kıyafete karışmasanız mı? Siz ülkeyi yönetecek kişi veya kurumlar, kemerdeki son deliğe geleli çok oldu, görmelisiniz ki insanlar artık sofralarından yarı aç kalkıyor. Zaten bir kemeri de kilo aldıkça değil zayıfladıkça daha çok sıkarsınız.
Uluslararası Kredi Derecelendirme Kuruluşlarının, ülkelerin not görünümü, yatırım yapılabilirlik seviyeleri ve ülkelere ait ekonomik göstergelere ilişkin yaptıkları analiz çalışmalarını içeren raporlamaları yayınlayacakları tarihler belli oldu. Ülkeler için genel kabul gören ve özellikle yatırım yapılabilirlik seviyeleri açısından büyük öneme sahip not görünümleri için 3 büyük derecelendirme kuruluşu olan, Fitch Ratings, Moody’s ve Standart &Poor’s kuruluşlarının Türkiye takvimi netleşti.
Moody’s’in 2025 yılına ilişkin “Ülkelerin Kredi Derecelendirme İnceleme Takvimi”ne göre, Türkiye’nin kredi notu ve görünümünün 24 Ocak ve 25 Temmuz tarihlerinde gözden geçirilmesi öngörülüyor.
Fitch Ratings’in 2025 yılına ilişkin takvimine göre Türkiye’nin kredi notu ve görünümünün 31 Ocak ve 25 Temmuz tarihlerinde gözden geçirilmesi bekleniyor.
Standard & Poor’s’un (S&P Global) değerlendirme takviminde de Türkiye’nin kredi notu ve görünümünün 25 Nisan ve 17 Ekim tarihlerinde gözden geçirilebileceği belirtiliyor.
2024 yılında 3 derecelendirme kuruluşunun Türkiye için yaptığı değerlendirmede tablo şu şekilde idi.
Moody’s, halihazırda Türkiye’nin kredi notunu “B1” ve not görünümünü “pozitif” olarak değerlendiriyor.
Türkiye’ye yönelik son revizyonunu 9 Eylül’de yapan Fitch Ratings de ülkenin kredi notunu “B+”dan “BB-“ye yükseltirken, not görünümünü durağan olarak belirlemişti.
S&P Global ise 1 Kasım tarihinde Türkiye’nin kredi notunu “B+”dan, “BB-“ye yükseltirken, görünümünü “pozitif”ten “durağan”a revize etmişti.
Türkiye, dünyadaki 3 kredi derecelendirme kuruluşunun 2 defa not arttırdığı tek ülke konumunda bulunuyor.
Herkese güzel bir hafta diliyorum.