İlk İnternet Mesajından Yapay Zekaya
Her pazar olduğu gibi gündeme dair 3 dakikalık okuma köşemde bu hafta neler var bir bakalım.
Her hafta hazırladığım standart gündem başlıklarının dışına çıkmak istedim bugün. Aslında hayatımızın tam merkezi olan bir konu var. Konu başlığımız ilk internet mesajı Loginden Yapay Zeka Teknolojisine.
1969 yılında, UCLA’daki bir bilgisayar laboratuvarında, internetin atası sayılan ARPANET üzerinden ilk mesaj gönderilmeye çalışıldı. Gönderilmek istenen kelime “LOGIN” idi. Ancak, sistem daha ikinci harfte çöktü ve karşı tarafa sadece “LO” ulaştı. O an kimse farkında değildi ama bu iki harf, dijital çağın kapılarını aralamıştı.
Bu küçük ama tarihi hata, zamanla tüm dünyayı birbirine bağlayan devasa bir ağın temelini oluşturdu. E-posta, web siteleri, sosyal medya derken, internet iletişimi baştan sona değiştirdi. 1990’larda bilgiye erişimin demokratikleşmesi, 2000’lerde sosyal medya devrimi ve 2010’larda büyük veri (big data) çağı yaşandı.
Bugün ise internet, sadece bilgiye erişim değil, aynı zamanda kararlar alan, analiz yapan ve tahminlerde bulunan yapay zekâ sistemleriyle şekilleniyor. İlk mesajın iki harfle kesildiği günlerden, kendi kendine öğrenen ve insan dilini anlayan yapay zekâlara geldik. Chatbotlar, yapay zekâ destekli sanat eserleri, tıbbi teşhis koyabilen algoritmalar…
Bu hızlı değişim, interneti bir bilgi kaynağı olmaktan çıkarıp akıllı bir yardımcıya dönüştürüyor. Artık soru sormaktan çok, bizim için düşünen ve karar mekanizmalarını etkileyen bir sistem var. Peki Yapay Zeka süreci nereye gidiyor?
YZ, yakın gelecekte insan zekâsının sınırlarını aşabilir. Özellikle güçlü yapay zekâ sistemlerinin kendini geliştirebilmesi ve problem çözme yeteneklerini insanlardan çok daha hızlı öğrenebilmesiyle, süper zekâ evresine geçiş yapılabilir. Bu tür sistemler, insanlık için çözülemeyen birçok problemin üstesinden gelebilir.
Yapay zekâ, otonom şehirler yaratabilir. Bu şehirlerde trafik, enerji, sağlık hizmetleri gibi birçok alan YZ tarafından yönetilebilir.
Örneğin, araçlar, trafik düzeni, sokak lambaları ve binaların enerji tüketimi YZ tarafından optimize edilebilir. Hatta, kişisel yaşam asistanlarımız YZ’ye dayalı robotlar, ev işlerini yapmakla kalmayacak, bizimle etkileşimde bulunarak yaşam kalitemizi artıracaktır.
Günümüzde ARPANET’in iki harfli mesajından, yapay zekânın hayatımızın her alanına girdiği bir dünyaya geldik. YZ, sadece teknoloji değil, aynı zamanda toplumsal yapıyı, ekonomiyi ve kültürel yaşamı da yeniden şekillendiriyor. Eğer geçmişteki iki harfli mesaj bu kadar önemliyse, gelecekte yapay zekânın geldiği noktada insanlık için ne gibi devrimler yaşanacağı, ancak zamanla keşfedilecek.
Sevgiyle kalın.