Dişlideki Pürüzler

Öyle bir gündem, öyle bir karmaşıklık var ki, ekonomi başta olmak üzere hayatımızın pek çok noktasını etkileyen bir sarmalla mücadele içindeyiz. Dünya ve ülkemizde yaşanan son gelişmeleri ve bize olası yansımalarını kaleme aldığım bugünkü yazımda biraz çerçeveyi çizmeye çalıştım.

Küresel Riskler & Jeopolitik Gerilimler 

• Dünya Ekonomik Forumu’nun 2025 Küresel Riskler Raporu, önümüzdeki iki yılda silahlı çatışmaların ve jeopolitik gerilimlerin belirsizliğini koruyacağına işaret ediyordu, öylede oldu.  

• İsrail‑Hamas, Ukrayna‑Rusya’dan Orta Doğu’daki gerilimlere ve son olarak İsrail İran savaşına kadar süregelen krizler, küresel ticaret yollarını ve güven ortamını sarsıyor.

. Türkiye de Marsh’ın risk haritasında “kurumsal bağımsızlığı belirsiz” ülkeler arasında yer alıyor .

• Reuters’a göre Türkiye, pasif politikalardan çıkıp aktif stratejilerle döviz ve ticaret koruması yapacağını duyurdu  . Yani sadece izlemekle sınırlı kalmayıp sürekli döviz alım satım ihaleleri ve müdahalelerle süreci kontrol altında tutmaya çalışacak. Tabi satmak içinde önce olması gerekiyor.🤔

🇹🇷 Türkiye Ekonomisine Etkileri

•İç politikada Ekrem İmamoğlu ve diğer muhalif isimlerin tutuklanması sonrası USD/TRY kuru dalgalandı, yurt içi belirsizlikler lirada baskı yarattı  . Senaryo, S&P’ye göre ekonomik reform güvenini zayıflatabilir.  

•Piyasalar işgücü müdahaleleriyle sarsıldı. Lira dalgalandı, BIST düşüş yaşadı; TCMB 25 milyar $ rezerv satarak kur müdahalesinde bulundu  .

📉 PPK Öncesi Ekonomi & Faiz Algısı

•Türkiye ekonomisi 2024’te sıkı para politikası ve yüksek faizle yüzde 3–4 arası bir büyüme yakaladı. 2025 için bu oran genel olarak yüzde 3 bekleniyor.

•OVP ve TCMB enflasyonu %17‑21 arası hedeflerken, IMF ve uluslararası analizler bu rakamı %24–30 bandına kaydırıyor.

•TCMB’nin faiz indirme kabiliyeti, küresel merkez bankalarının (FED, ECB) adımlarına göre şekillenecek; bu da Haziran anketlerinde “bir faiz indirimi ihtimali” algısı yaratıyor. Öyle ki haziran ayı beklenti anketinin sonucuna göre PPK da bu yönde hareket edebilir. Tabi ki tüm bu gelişmeler karşısında yılın başında %22 olarak hedeflenen 2025 enflasyon rakamının daha şimdiden %30 seviyesine revize edildiğini unutmayalım. Bu rakam 2-3 puan daha artacaktır şahsi görüşüm. 

💱 Döviz Kurları

ABD doları karşısında TRY, mart–nisan döneminde tutuklama krizi ve global risklerle değer kaybetti. Merkez Bankası’nın döviz müdahaleleriyle kur 38–40 bandına çekilse de, jeopolitik gelişmeler ve politika belirsizliği hala baskı oluşturuyor.

📅 19 Haziran PPK Toplantısına Yönelik Beklentiler

•Piyasalar, nispeten stabil tutarlılık arıyor. Enflasyondaki yavaşlama ve dış baskıların azalması durumunda TCMB’nin faiz indirimine başlayabileceği düşünülüyor.

•Ancak iç siyasi baskılar ve kur riskleri varlığını sürdürdüğü sürece politika faizinde temkinli bir tutum tercih edilebilir. Perşembe günü yapılacak para politikası kurulu toplantısında bu gelişmelere paralel faizin bu dönem için sabit bırakılacağını düşünüyorum. En son Nisan ayı kurul toplantısında faiz 3,5 baz puan artırılarak %42,5 tan %46 ya çekmişti. 

Zor bir yıl zor bir ekonomi ve çok karmaşık bir ülke gündeminde bakalım bizi daha neler bekliyor. 

Sevgiyle kalın. 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir