Klasikleşen Pazar ve 3 Dakikalık Okuma Köşesi ile yine kendimi karalama yaparken buldum.
Geçtiğimiz hafta ülkemde neler olmuş yaşanmış hep birlikte bakalım.
Bu hafta öne çıkan konu başlıkları ise;
1- İş Bankası 100 Yaşında. İçinde yetişip büyüdüğüm kurum, Cumhuriyetim ile yaşıt koca çınar, 100. Yaşın kutlu olsun.
2- Demedi demeyin, bu konkordato ilanları beni çok korkutuyor.
3- Bitmedi gitti şu trafik poliçesi sorunu
4- Merkez Bankası Faizi Sabit Tuttu
Haydi Başlayalım.
Koca Çınar 100 Yaşında – Kutlu Olsun
Cumhuriyetime yaşıt, Atamdan armağan, koca çınar ve aynı zamanda 9 yıl gururla mensubu olarak çalıştığım Türkiye İş Bankası 100 yaşında.
26 Ağustos 1924 yılında Atatürk’ün direktifi ile İzmir Birinci İktisat Kongresinde alınan kararla kurulan Cumhuriyet Döneminin ilk ulusal bankası olan İş Bankası tam 100. Yaşını kutluyor.
Geride bırakılan 100 yılda birçok başarı elde eden ve ülke ekonomisine o zor dönemlerden bugüne hep destek olan Koca Çınar bu süre zarfında ilk Genel Müdür olan Celal Bayar ve 1 Nisan 2021 yılında seçilen ve aktif göreve devam eden Hakan Aran olmak üzere 17 Genel Müdür gördü.
Yollarımız 9 yıl boyunca kesiştiğinde mensubu olmaktan dolayı duyduğum gurur ne ise şuan başka bir kurumda görev yapmaya devam ederkende bankam adına duyduğum gurur aynı. Çünkü bu değer, bu koca çınar Atamdan armağan bize. Sahip çıkmalı ve daha iyi yerlere gelmesi için hep çabalamalıyız.
Nice 100 yıllara İş Bankası. Kutlu Olsun
Bu Konkordato İlanları Can Sıkıcı Hale Gelmeye Başladı
Gün geçmiyor ki ardı ardına konkordato ilanları gelmesin. İlanlara her gün yenisi ekleniyor.
Geçen haftaki köşe yazımda demiştim ki daha yılın ilk 8 ayı bitmeden son 2 yıllık ortalama konkordato ilanlarının üzerine çıktık diye.
Bu haftada yine büyük firmalar var borçlarını ödeyemediği için konkordato ilanında bulunan.
Konya merkezli Sel Süt, Bir devire damga vuran oyuncaklı sakız üretimi yapan Toybox Gıda ve daha birçok irili ufaklı firma ben borçlarımı ödeyemiyorum dedi.
Burada ufak bir es vermek istiyorum. Burada iki durum var. Firmalar, yüksek faiz ortamında yüksek faiz ödemek istemedikleri için mi yoksa ekonomik gelişmeler neticesinde nakit akışları gerçekten bozulduğu için mi peş peşe konkordato ilanları geliyor. Neyse bu bizim işimiz değil tabi ki, lakin büyük sıkıntı olduğu da bir gerçek.
Bitme di Gitti Şu Trafik Poliçesi Derdi
Son 2 yıldır başta 30 milyona yakın trafik poliçesi mağduru müşteriler, sonra acenteler ve bu işin aktörleri arasında yer alan Sigorta Şirketleri herkes mağdur.
Müşteri uygun fiyatı da geçti poliçesini kestirme derdinde, acente poliçe satıp para kazanma derdinde, Sigorta Şirketleri de ilgili poliçenin içeriği ve sorumluluğu nedeniyle eriyen sermayesi ve oluşan zarar nedeniyle sıkıntı içinde.
Peki neden çözülmüyor veya çözülemiyor bu sorun. Artık her kesim bu konuda öyle farkındalığa sahip oldu ki, herkes Sigorta Sektöründeki bu problemle ilgili ne olacak diyor.
Son olarak geçen hafta Hürriyet Gazetesi Yazarlarından Sayın Noyan Doğan, ‘Trafik Sigortasında Rekor Zarar’ başlıklı bir yazı kaleme aldı ve sektörüm adına içinden geçenleri ve tabi realiteleri iletti.
Sayın Doğan şunları aktardı.
30 Adet trafik ruhsatı olan şirketin 26 sı bu branştan zarar etmiş diyor. Yılın ilk 6 aylık teknik raporlarına göre trafik branşında zarar şimdiden 10 milyar. 2023 yıl genelinde 13 milyar zarar vardı, gidişata göre böyle devam ederse zarar 20 milyarı bulacak. Peki neden kimse el atmıyor, artık devletin bu işe el atması ve köklü çözüm bulması lazım diyen Doğan, yıl sonuna böyle gidilemeyeceğini ve herkesin bu konuda mağdur olduğunu iletti.
Hal böyle olunca tabi , sigorta şirketleri ister istemez haklı konuma geliyor. Sorumluluk süreleri ve sürekli artan maliyet kalemleri, zorunlu karşılıklar, bedeni hasarlar ve manevi tazminat durumlarında baz alınan güncel brüt asgari ücret maliyetleri gibi etkenlerden dolayı diken üstünde. Gerçekten bu böyle gitmez. Bizlerde acenteler olarak artık bu sektörde trafik konuşmak istemiyoruz. Zorunlu poliçe bu, yapıp devam edeceğiz ve uzmanlık gerektiren ve gerçek anlamda sigortacılık olan diğer çapraz ürünlerin satışına odaklanmak istiyoruz. Bu konuda Devletimiz, Seddk ve Sigorta Şirketi Paydaşları artık oturup bir çözüm ortaya koymaları şart.
Merkez Bankası Faizi Sabit Tuttu
Merkez Bankası Ağustos ayı Para Politikası Kurul Toplantısını yaptı. Merkez Bankası Başkanı Sayın Fatih Karahan başkanlığında toplanan kurul politika faizini %50 de sabit tuttu. Sıkılaşma ve enflasyonla mücadelede kararlı tutum devam edecek şeklinde yapılan açıklama sonrası, piyasaların ve enflasyonun istenen seviyeye gelinceye kadar faiz tarafında ani bir düşüş beklememek gerektiği yorumları yapıldı.
Yine geçen haftaki köşe yazımda dedim ki, ekonomide nadir görülen bir iktisadi durum yaşıyoruz. Yüksek enflasyonun olduğu bir ekonomide, yüksek işsizlik oranı ve durgunluk yani stagflasyon durumu var. Tabi bunu ekonomistlerde reel rakamlar, göstergeler ve raporlamalara istinaden iletiyorlar. Bizlerde hane halkı olarak bunu yakından hissediyoruz.
Yılın üçüncü çeyreği sonunda açıklanacak, enflasyon rakamı, işsizlik rakamları ve diğer sanayi kesimi üretim raporlarına istinaden nereye geldiğimiz ve gittiğimizi de daha rahat göreceğiz.
Şuan halk zor durumda ve yıl sonu daha çok uzak. Biran önce ekonomiyi soğutacak, hane halkını ve sanayi kesimini ayrıca küçük esnafı rahatlatacak tedbirler devreye alınmalı.
Güzel bir hafta bizim olsun.
