Benim için Klasik hale gelen Pazar ritüelinde, bu yılın ilk Gündeme dair Okuma Köşemde neler çıktı kalemimden birlikte göz atalım.
Hani sihirli bir değnek olsun istiyor insan elinde. Dokundursa şöyle her yana ve kötü olan, yolunda gitmeyen ne varsa hemen düzelsin istiyor. Sanki 2024 bitince, yepyeni bir yıla girince, bazı şeyler değişir diyor insan. En azından temenni ediyoruz, değişmesi ve bazı şeylerin yoluna girmesi için.
Ama hiç bir şey değişmediği gibi sanki 32 Aralık tarihinden devam ediyor gibiyiz.
İş ne hale geldi bakın.
👉Ankara’da asgari ücretli çalışan sosyal yardım kapsamına alınıyor. Ülkemde özel sektörde istihdam olan yaklaşık 30 milyon çalışan var. Bu çalışanların üçte biri yani 10 milyonluk kesim asgari ücretle çalışıyor. Lakin bu bize yapılan açıklama. Son yıllarda artan enflasyonist ortam, fiyatlar genel seviyesindeki aşırı artış ve maliyetlerin yükseldiği ülke gerçeğimde işveren maliyetlerindeki yıkıcı etki ile belki de en az 20 milyon çalışan asgari ücretle çalışmaya mahkum edildi.
Yani ülkemde asgari ücret kalifiye personel maaşı oldu. Ne acı değil mi? İşte olay biz asgari ücreti belirliyoruz, işveren ne istiyorsa versin ile olmuyor. Hani açıklama bu ya.
O halde soruyorum?
👉İşverenin bu yük altında kalmaması ve kalifiye personelini koruması için ne yaptın?
👉Kalifiye personeli de geçtim, asgari ücreti vermekte zorlanan işverene ek teşvik paketleri ile bir can suyu olabildik mi?
👉Yeniden değerleme oranını 2025 yılı için %44 yapıp, asgari ücreti %30 seviyesinde bırakarak alım gücünü nasıl korumuş olacak veya geriye götürmemiş olacaksınız?
Bakın canım ülkemde olay nereye gelmiş. Eskiden evine ekmek götürmekte zorlanan, sabit bir işi gücü olmayan, çocuğunu okutamayan veya sağlık desteği olmayan kesim için uygulanan sosyal destek yardımı kapsamına Ankara Büyükşehir Belediyesi, asgari ücretlileri de almaya karar vermiş.
👉Yılın son iki ayına girilirken enflasyon %38 ile kapanacak yorumları sadece hayal olmaktan öteye gitmeyen güzel ülkemin enflasyon gerçeği, yılı yine açıklandığı ve bizim bilmemiz gerekeni kadarıyla %44 ile kapaması dahi bir mesaj vermedi mi?
Özel sektörde üst düzey bir yönetici olarak, yeni yıl için kurumumda uygulanacak zam oranını bizzat dizayn eden, hak ve hukuk nazarında bir adalet terazisinde insanlara dokunacak bir kişi olarak, işveren tarafının ülke gerçeği karşısında nasıl ortada kaldığını, kendi tarafımda da işin vicdani boyutu düzleminde öylece kalakaldım.
Bugün geldiğimiz noktada ülkede özel sektörde istihdam olan 30 milyon, kamu da çalışan yaklaşık 5 milyon insan ve emekli olan yaklaşık 16 milyon kişi mutsuz. Emekli olanların en az üçte biri emekli olduktan sonra çalışmak zorunda, gerek kamu gerekse özel sektör çalışanları da aldıkları bedellerden dolayı yaptığı işi mutsuz bir birey olarak yapmaya ve nihayetinde de mutsuz bir yaşama devam ediyor.
Üretimden uzak, başta kamu olmak üzere lüks ve gösterişe entegre edilmiş ülkemde yıllık bütçe her daim açık vermeye ve o açık verdikçe halkın her kesiminin canını yakmaya devam ediyoruz.
Zor zor, çok zor.
Ha bu arada gündem çabuk değişmeli tabi, bizim hassas noktamız olan konu yine ısıtılıp önümüze geldi. Adanın boşaltılması için yine akla hayale sığmayan görüşmeler ve işler yapılıyor. Sakın bakın sakın ha.
Güzel bir hafta diliyorum.