Hayat Dediğin Bir Çay Kadar Sıcak, Bir O Kadar Kısa

Hayat dediğin, çoğu zaman telaşla geçip giden bir günün ortasında içilen bir çay gibidir. Bir yudum alırsın, sıcaktır, içini ısıtır. O an her şey bir nebze olsun durulur. Ama fark etmeden, o çay da soğur; tıpkı anılar gibi. Kıymetini bilmezsen, geçip gider.

Biz insanlar zamanın kıymetini çoğunlukla onu kaybettikten sonra anlıyoruz. Hep bir koşturmaca, hep bir sonraya bırakma hali… “Sonra konuşuruz,” “Yarın ararım,” “Bir ara uğrarım,” diye ertelediğimiz her şey birikir. Ve çoğu zaman “o ara” hiç gelmez. Yaşanması gereken bir an geçmiş, o çay soğumuş olur. Oysa hayat, aslında o anlarda gizlidir.

Günlük telaşların arasında, durup şöyle bir soluklanmak, pencereden dışarı bakıp gün ışığına selam vermek, çocukların sesini duymak, sevdiklerinle sessizce oturmak… Bunlar küçük gibi görünür, ama gerçekte hayatın asıl özü onlardır. Kimse o çok meşgul olduğu iş toplantılarını ya da gelen e-postaları hatırlamaz yıllar sonra. Hatırlananlar, birlikte içilen bir çayın sıcaklığıdır. Kimi zaman bir dost sohbetinde, kimi zaman bir annenin sessizce uzattığı fincanda, kimi zaman ise bir vedanın son yudumunda…

Zaman geçmiyor değil. Sen o zamanı dolu yaşamıyorsun. Sabahları telaşla hazırlanırken aynaya bakıyor ama kendini görmüyorsun. Telefon ekranına defalarca bakıyorsun ama çocuğunun gözlerinin içine kaç kere baktın, hatırlamıyorsun. Hep daha fazlasının peşindesin ama elindekinin tadını unuttun. Sıcak bir çay içerken sadece onun sıcaklığını hissedebiliyorsan, o anın farkındasın demektir. Hayat da böyle bir şeydir işte.

Kaybettiklerimiz, belki artık yanımızda olmayanlar, söylenmemiş sözler ya da pişmanlıklarımız… Bunlar her insanda var. Ama asıl mesele, hala elimizde kalan zamanla ne yaptığımız. Hala hayat sıcak. Hala bir fincan çay uzatacak dostlar var belki. Belki hala aramak istediğin biri o telefona cevap verebilir. Belki hala içinden gelen bir şeyleri yazabilirsin.

Hayatın uzunluğu, takvim yapraklarında değil; bir anın içimizi ne kadar ısıttığında gizli. Bazen bir cümle, bazen bir bakış, bazen de bir fincan çay kadar basittir mutluluk.

Yani, eğer hala sıcaksa o çay… otur, iç. Hayatın tadını şimdi çıkar.

Sevgiyle kalın. 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir